Futbol Çılgınlıkları
Milli Gazete-Köşe Yazıları
- 10 Aralık 2018
Bendeniz futboldan hoşlanmam. Ülkemizde öteden beri futbol merakı, çılgınlığı, hastalığı vardır ama son yıllarda, aylarda, haftalarda bu hastalık ve çılgınlık korkunç boyutlara ulaşmıştır.
Haberlerin metinlerini ve yorumlarını okumuyorum, sadece başlıklarına ve resimlerine bakıyorum, durum o kadar vahim ki,
bir ara
varmış, bizdeki durum onların rekabetini de geçti.
Siz yirmi iki kişinin sahada top koşturmasına ve yirmi iki milyonun bunu stadyumlarda yahut ekranlardan seyr etmesine spor diyorsanız eyvallah. Futbol gerçekten bir spor ise,
Sporun ana kaidelerinden biri
. İki sporcu güreşir, sonunda biri yener, diğeri yenilir, birbirlerinin ellerini sıkarlar.
Artık
Ya futbol şikelerine ne demeli?..Futbol salarında oyuncular top koştururken,
Bütün oyuncuları kasd etmiyorum ama
çocuklara, gençlere, halka iyi örnek olduklarını iddia etmek mümkün müdür?
Futbolcularımızın içinde kimisi beş vakit namaz kılan terbiyeli, ahlâklı, edebli, nezih gençler var. Onlar tabiî ki tenkitlerimin dışındadır.
Bu hükmüme itiraz eden var mıdır?
Yarın Allah saklasın iki büyük futbol kulübünün holigan ve militanları iç savaşa, Gezi kalkışmasına benzer bir şey çıkartırlarsa ne yapacağız? Son çılgınlıklar
olabilir mi?
Dış düşmanlarımız ve içteki işbirlikçileri nice konuyu ve sahayı futbollaştırdılar. Türklerle Kürtleri ayırdılar… Sünnîlerle Âlevîleri… Dindarları çağdaşları… İç barışı ve toplumsal uzlaşmayı dinamitleyip berhava ettiler.
Bütün bunlar
planlarına göre yapılıyor. Lozanın gizli protokolleri, başka protokoller…
Toplumu aşırı tüketimci ve aşırı israf eden bir topluma dönüştürmek. Halkı lüks mesken, lüks otomobil fetişisti yapmak.
Gençliğin ve halkın bir kısmını
yapmak.
Kaç kişi kaldıysa,
ne iyi olur.
Ey gerçek aydınlar… Ey yüksek düşünürler!.. Ey ‘âqilan!.. Futbolculuğumuz ve şikeler hakkında ne diyorsunuz?
26 Eylül 2013 – Mehmet Şevket Eygi – Takvimden Yapraklar – Millî Gazete
İtirazınızı okudum. İmam-Hatip okullarında namazın mecburî olması isteğimi yersiz buluyorsunuz. Aksine çok yerindedir. Bendeniz aşçılık veya bahçıvanlık okulunda namaz kılınmalıdır demiş olsaydım, belki (haksız olarak) itiraz edebilirdiniz ama İmam-Hatip okullarında bütün öğrenciler için vakit namazlarını kılmanın mecburî olmasını istememden daha tabiî ve normal bir şey olamaz.
İmam-Hatipte okuyacak çocuğumuz ileride cami imamı, vaiz, müftü, din dersi öğretmeni olabilir. Onun namazlı ve abdestli olarak yetişmesi bu yüzden çok önemlidir.
Din görevlisi olmayacak da doktorluk, mühendislik, ticaret gibi bir meslek seçecekse yine namazlı olması icab eder. Çünkü o genel kültürün yanında dinî tahsil veren bir okuldan mezun olmuştur ve iyi bir Müslüman sayılması için mutlaka musalli=namazlı bir Müslüman olması gerekir.
Sultan ikinci Abdülhamid Han zamanında veteriner mekteplerinde bile beş vakit namaz kılmak mecburî idi.
Bir İslam devletinde bütün Müslümanlar namaz kılar. Medreselerde ve genel kültür mekteplerinde namaz mecburî olur.
Müslüman olmayanlara baskı yapılmaz, onlar kendi dinlerinde hür ve serbest bırakılır.
Zamanımızda birtakım İslamcıların en büyük çelişkisi ya hiç namaz kılmamaları, yahut bazen kılıp bazen kılmamalarıdır.
Tekrar ediyorum: İmam-Hatip okullarında vakit namazlarının cemaatle kılınmasının mecburî olmaması çok büyük bir aykırılık ve çelişkidir.
Namazsız Müslümanlar ileride hem İslama, hem de memlekete, devlete ve halka büyük zararlar verebilir.
Bendenizin bu iddiasına karşı çıkacak aklı başında, bilgili ve vicdanlı bir Müslüman düşünemiyorum.
Müslümanların açtıkları bütün özel okullarda namaz mecburî olmalıdır.
Bazı İslam-Türk kolejlerinde cami olmaması, namazı dosdoğru kıldıracak bir imam bulunmaması ve Müslüman öğrencilerin cemaatle vakit namazı kılmaması korkunç ve yıkıcı bir eksikliktir.
Okulda gayr-i Müslim öğrenciler varsa, onlara elbette hiçbir baskı yapılamaz.
Bazı Ehl-i Sünnetten sapmış bid’atçi İslamcılar hem İslam, Kur’an diyorlar, hem de namazı gündemlerinden çıkartmış bulunuyorlar. Namaz imandan sonra İslamın ikinci şartıdır, temelidir. Bir Müslüman namazı nasıl ihmal edebilir?
Zamanımızda gerçekten dindar liseli ve üniversiteli bir gençlik kütlesi var mıdır?
Var diyen varsa, İstanbulda bir ay müddetle sabah namazında camileri dolaşalım ve cemaat içinde kaç liseli, kaç üniversiteli genç var, görelim. Maalesef yoktur.
Bir İslam toplumu namazı terk yahut ihmal ederse onun iflah olması, necat ve felah bulması imkansızdır.
Namaz işine önce İmam-Hatip mekteplerinden başlayalım. 26.09.2013